Ama azıcık evi toparlayayım, "aa giysi dolabının dibinde birtakım kağıtlar var, neymiş acaba atayım bari" dediğinde, karşına ryanair dan adığın ve hiç gitmediğin ve hayatının belki de en doğru, bir o kadar da talihsiz kararının belgesi olan uçak biletinin çıktısı, Roma pass kitapçığı ve Venedik-Milano tren biletinin çıkması vasitasıyla; yakandan artık düştü sandığın birtakım acıların ve özellikle de "artık" acıtan anıların "hiç gitmedik ki burdaydık" diyerek yüzüne gevrek gevrek gülerek, halaylar eşliğinde ortaya çıkması... İşte bunu doğrusu beklemiyordum.
En başından itibaren, böyle uzata uzata, hiçbir detayı atlamadan anlatmak istiyorum. Ama kabuk bağlamış yarayı kanatırcasına kaşımış olmaktan korkuyorum anlatırsam. Ya da belki anlatırsam hikayeleşir, kişiler masal kahramanı olur, bir varmış diye başlar bir yokmuş diye biter.